Hani hep evlilik aşkı öldürürmü sorusu vardır ya artık soru değişti. Yine röportajdan alıntılar alarak yazıyorum:
Önce sorunu tanıyalım: erkekte evlilik teklifini yaptığı andan itibaren başlayan bir cinsel isteksizlik. Sanıldığının aksine, erkeklerde sık görülen bir şey diyor doktor bey. Erkeklerin yüzde 20'sinde bu varmışşşş...
* Neden kaynaklanıyor?
- Pek çok sebebi var ama ama daha çok, bir özgüven eksikliği gibi görünüyor...
* Oysa tam tersine çok özgüvenli duran erkeklerde bile var...
- Bazı erkekler -bu örnekte olduğu gibi- özgüven eksikliğini, aşırı bir güvenle telafi ederler. Dışarıdan bakıldığında, çok güvenli ve hayranlık uyandıran bir insan izlenimi uyandırırlar. Yakınlık duydukları insanlar kendilerine hayran olsunlar diye hep onların suyuna giderler. Kendilerini, karşı tarafın “arzularının gerçekleştiricisi” gibi davranmak zorunda hissederler. Evet, karşı tarafın hayranlığını kazanırlar. Ama aynı zamanda, böyle davrandıkları için, kendilerini bir şekilde köle gibi hissederler ve karşı tarafa müthiş öfke duyarlar.
* Peki evlenmeselerdi...
- Ha o zaman başka... Diyelim ki bu çift, haftada üç kere görüşüyorlar, geziyorlar, tozuyorlar, problem olmazdı, cinsel ilişki de gayet yolunda giderdi. Böyle insanlar evlenince, ele geçirilmiş, geleceğine el konulmuş gibi hissederler. Hayat onlara, hiç bitmeyecekmiş gibi geldiğinden, önlerinde hep geniş ufuklar olsun isterler. Kendilerini “Bundan sonra hayatım bu! Bu kadınla yaşayacağım ve bu işi yapacağım...” duygusu içinde bulunca, hapsedilmiş hissederler. Bu hastalar zaten öfkelerini belli etmezler. Öfkeli olmayı, başka adamlar gibi bağırıp çağırmayı, zıvanadan çıkmayı, kendi ulviliklerine ve asaletlerine yakıştırmazlar. Ama bu, içinde öfke olmadığı anlamına gelmiyor. İçindeki öfkeyi, sadece kendi bilir.
İlginç değilmi?genelde bayanlarda bir ilgisizlik, isteksizlik yazıları okurduk bu sefer erkeklerin daha ilgisiz olduğu üzerinde yazılar yazılıyor…gerçekten ben anlamakta güçlük çekiyorum. Acaba birilerinle evlenince o sahip olma, elde etme duygusu mu insanlara bunu yaşatıyor?gerçekten karışık meseleler. Bunca şeyin arasında aşk sevgi nerede kalıyor?
Doktorun dediği gibi sevginin bin çeşidi var. İnsanların içinde de çok çeşit duygular. Çözmek zor, anlamak zor. Bende sizi bu yazılanları düşünmeye bırakıyorum…
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok