Gerçekten Atatürk kültür merkezi demeye kendi adıma utanıyorum. Yurtdışından gelenlere ne kötü bir sunum. Dökülüyor. Pis, eski, bakımsız bir yer. Ana yollarda akm tabelası hiç yok. Ben yolu bulanan kadar epey dolaştım. Çünkü hiç tabela yoktu. Hele otoparktan akm ye gidiş daha da bir enteresan. Çamurların içine girerek, basarak ulaşmaya çalışıyorsunuz. Otoparktan giriş yolu arasına yol bile yapmamışlar yayalar için. Ne olacak canım çamura batsınlar. Bu yüzden olabildiğince oraya gitmemeyi yeğliyorum senelerdir. Kalitesiz,kötü bir ortam özetle. Başkente yakışmayan. Ama bu sefer Trabzonlularla ilgili bir etkinlik olduğu için kendimi tutamadım. Başka da fuar alanı yok nerdeyse. Bir tek altınpark var. Orası da pahalımı merkezimi değil bilemiyorum birçok etkinlik akm’de yapılıyor. Orada daha çok teknik ve büyük organizasyonlar var sanki.
Ayrıca çok varmış gibi birde iyi ve yeni olanı da yıkacaklarmış. Anadolu gösteri merkezi kaçakmışda. Ankara’ya yakışır bir yer dedim onu da yıkıyorlar. Bu işin başka yolu, çözümü yokmu? Ankara başkent neden geriliyor, ilerlemiyor anlamıyorum. Neden kültür sanat şehri olamıyor. Allahtan tiyatro, opera bale gibi etkinlikler var. Onlarda çok ağır oluyor bazen. Bazı oyunlar çok sıkıcı oluyor mesela. Ama ben İstanbul gibi sosyal kaliteli fuar, kongre, konser ortamları istiyorum. İyi ki üniversiteler var. Onların konser salonlarıda olmasa…ufak da olsa idare edeceğiz. Bilkent ve odtü iyi ki var ankara’da.
Neyse Geçen hafta Trabzonluların fuarı vardı. Trabzon etkinlikleri diye. Süperdiii.bayıldım kaç senedir varmış meğerse ben billboardlarda, gazetede gördüm ilanını gittim. Bu sene iyi duyuru yapmışlar sanırım çok kalabalıktı. Ama değerdi. Tam Trabzonlu olduğunu hissettiren, trabzonu anlatan bir etkinlikti. Çok beğendim. Saf ve iyi bu Karadeniz insanı. Güzel, mutlu, pozitif enerji yayıyor. Her standın önünde horon çekenmi istersin, kolbastı yapanmı? Gençler doluydu. Ne hoştu. Konser vardı ayrıca. Çok şenlikti, eğlenceliydi. çok yaratıcı fikirlerde vardı. Mesela fındık kırma makinesi vardı çok hoştu. Turistik ve yöresel bir sürü ürün üretmişler, satıyorlardı. Seviyorum memleketimi.
Çadır alanında da çok güzel yemekler vardı. Yemek dediysem hamsiii tabii. Kuymak, laz böreği gibi yiyecekler. Her yerde fındık, pestil, yöresel ürünler vardı. Mısır unu, tereyağ, eritme peyniri, Trabzon helvası…Satılıyordu. Çalışkan ve üretken bu Karadeniz insanı. Tebrikler. İşallah önümüzdeki sene daha kaliteli, şık bir mekanda ağırlarız onları…
Not: Benim en çok görmek istediğim şey artık avm’lerde ya da böyle fuar alanlarında kiralık çocuk arabası hizmeti. Kazayla arabasını yanımıza almadığımızda unuttuğumuzda çınarla gittiğimiz gezilecek yer bir süre sonra eziyete dönüyor. Artık hafifte değil, epey ağırlaştı sürekli kucakta taşımak zor oluyor. Böyle kalabalık yerlerde de yürüse zaten kalabalıktan çocuğu ezecekler, çarpacaklar diye kendide yürümek istemiyor. Ayrıca standları her şeyi görmesi de lazım)))
Hiç yorum yok