çınar ingilizceyi öğreniyor...

İngilizceyi eğlenerek oyunla öğreniyoruz. Öyle klasik bize okullarda öğretildiği gibi değil tabii…ne saçma gramerle, ezberle öğretmeye çalıştılar yıllarca bize bu İngilizceyi ve halen devlet okullarındaki çocuklar iki kelime bir araya getirip konuşamıyorlar. Acaba bu ingilizce konusunda toplumca bir anlama kıtlığımız mı var yoksa yol ve yöntemler mi yanlış onu düşünüyorum. Bir de uzmanlar düşünüp bir şeyleri değiştirse ne güzel olur değilmi? korkuyoruz konuşmaya, yanlışmı söyleriz diye endişeleniyoruz. herhalde kendimize güvensiz olduğumuz en baştaki konulardan biri bu yabancı dil...
Neyse ben çocuklar için yabancı dilden bahsedeyim. Doğumdan itibaren ana dilin yanında ek bir daha uzmanlar önermiyor. Ana dilini konuşabildikten sonra tahriben de bu 3-4 yaş gibi oluyor. Sonra ikinci dile geçin diyorlar. Bizde 3 yaşında İngilizceye başladık. Bu sene iyice yoğunlaştı.
Çınar kreşte sanki yabancı bir ülkedeymiş gibi hayatın içinden İngilizce öğreniyor konuşuyor.  Zaten olay da bu değil mi?mecbur kalıp konuşmaya ve anlamaya çalışmak. Öğretmenlerinin Türkçe bildiğini bilmiyorlar.
Bu yaştaki çocuklara İngilizce öğretmenin en önemli püf noktası sanırsam eğlence ve oyun. Yoksa çocuk sıkılıyor. İngilizce şarkılar dilinde dolanıyor, sürekli söylüyor şimdi. Kreşten cd’de verdiler onunla da evde etkinlik yapıyoruz. İlginç geliyor hoşuna gidiyor. Şimdilik severek öğreniyoruz ikinci dilimizi. Ben de onun gibi öğrenmek, eğlenmek isterdim…yıllarca kurslara gidip sürünerek değil….
Çocuklarımıza İngilizceyi sevdirerek öğretmemiz dileğiyle….

Hiç yorum yok