fibromiyalji

Fibromiyalji yumuşak doku romatizması
Bence çağımızın önemli hastalıklarından biri. Sizde de varmı?
“Her tarafım ağrıyor”
“Gece yeteri kadar uyumama rağmen sabahları hiç uyumamış gibi kalkıyorum”, “Yorgunluktan kırılıyorum, hiçbir iş yapamıyorum”
Bu yakınmalar yumuşak doku romatizması (fibromiyalji) olan hastalarda en sık dile getirilen yakınmalardır. Fibromiyalji yaygın kas, iskelet sistemi ağrısı, yorgunluk, uyku bozukluğu bulguları olan kronik, karmaşık bir ağrı sendromudur.. Fibromiyalji tek başına bir hastalık olabileceği gibi başka hastalıklara da eşlik edebilir. Nüfusun ortalama %5’inde fibromiyalji görülür, genellikle 20-50 yaşları arasında rastlanır. Hastaların önemli bir kısmı kadındır. Yakınmalar yorgunluk, aşırı egzersiz, soğuk hava, stres veya enfeksiyonlar ile artar, aksine sıcak, gevşeme egzersizleri, masaj ile azalır.
Hastalığın nedeni:
Fibromiyalji hastalığının nedeni tam açıklanamamakla beraber, belirtilere yol açan bozukluğun merkezi sinir sisteminden kaynaklandığı düşünülmektedir. Genetik faktörler de önemlidir, aile öyküsü olanlarda fibromiyalji görülme sıklığı daha fazladır.
Hastalığın bulguları:
*Ağrı: Yaygın ağrı en sık yakınmadır. Hastalar ağrılarını tanımlamada ve ağrı yerini tarif etmede zorluk çekerler. Daha çok boyun, sırt ve bel bölgesinde yaygın ağrıdan yakınırlar. Kol ve bacaklarda da ağrı olabilir. Ellerde ağrı ve şişlikten yakınmalarına karşın, gerçek bir eklem tutulumu yoktur.
*Yorgunluk: Önemli bir yakınma olup hastanın günlük yaşamını etkileyebilir. Hasta bunu sıklıkla “tüm enerjisinin kaybolduğu” şeklinde ifade eder. Genellikle sabah yataktan yorgun kalkar.
*Uyku bozuklukları: Hasta uykuya dalamadığından veya sık uyandığından yakınabilir. Bazen de uyku süresinin yeterli olmasına karşın uyku dinlendirici olmayabilir ya da hasta hiç uyumadığı hissi ile uyanır.
Bu üç ana bulgu dışında sabah tutukluğu, konsantrasyon ve bellek bozukluğu, irritabl barsak (karın ağrısı, ishal,kabızlık), irritabl mesane (sık idrara gitme), çene ekleminde ağrı, baş ağrısı, göz ve ağız kuruluğu, el ve ayaklarda uyuşma, huzursuz bacak sendromu, aşırı terleme gibi hastalığa eşlik edebilen başka belirtiler de mevcuttur, ancak bunların hepsi her olguda gözlenmeyebilir.
Etkileyen faktörler:
Hastalar yakınmalarının psikolojik stress, hava değişimleri, soğuk veya rutubet ile arttığını ifade ederler. Soğuğa karşı aşırı bir hassasiyet vardır. Belli bir pozisyonda uzun süreli çalışma (özellikle kollar ve omuzların uzun süre sabit durması gibi) da yakınmaları arttırabilir. Bilgisayar ve daktilo gibi aletlerle çalışanlarda daha sıktır. Uzun süreli oturma, ayakta durma, stress, uzun süreli yazı yazma, araba kullanma, telefonla konuşma, soğuğa maruz kalma, eğilerek çalışma ve ağır kaldırma, kolların gergin pozisyonda çalışma yüzeyinde bulunması gibi çalışma koşulları fibromiyalji belirtilerini şiddetlendirebilir. Çalışma ortamında iş arkadaşları veya amirlerle olan gerginliklerin de hastanın yakınmalarının artmasına yol açtığı gözlenmektedir. Çalışma koşulları dışında boşanma, gebelik, ailede hastalık olması, tek başına aşırı sorumluluk yüklenme gibi stress faktörleri de fibromiyaljide belirtileri arttırabilir. Kadınlarda regl döneminde de belirtiler artabilir. Sıcak duş ve banyo, ılık ve kuru hava, tatil, dinlendirici uyku ile belirtiler genellikle hafifler.
Tanı yöntemleri:
Tanı için hastanın yakınmalarının değerlendirilmesi, ağrı tipi, fizik muayene ve eşlik eden bulgular önem taşır. Fizik incelemede yaygın hassasiyet, kasta sicim gibi sertlikler, gergin bandlar, çok sayıda hassas nokta ve tetik noktaların bulunması hastalığı düşündüren pozitif bulgulardır. Tanıda hassa noktaların sayısı önemlidir. Fibromiyalji hastalığında tanı koydurucu özgün bir laboratuar test yoktur. Eşlik eden romatizmal bir hastalık yoksa romatizma testleri de negatiftir. Laboratuar incelemeler daha çok benzer hastalıklardan ayırımda önemlidir.
Ne yazık ki, hastada fibromiyalji tanısı konana kadar genellikle uzun zaman geçmektedir. Fibromiyalji hastaları tanı konana kadar bir çok tıbbi inceleme ve teste tabi tutulurlar. Bu da zaman kaybına ve dolayısıyla hastanın tedavisinin gecikmesine yol açabilir.
Tedavi:
Tedavide her hastalıkta olduğu gibi hastanın hastalığı ile ilgili bilgilendirilmesi ve eğitimi çok önemlidir. Bu yakınmalar ile başvuran hastalara bazen “sinirsel” gibi tanılar konabilir. Hastaya hastalığının “gerçek” olduğunu, ancak şekil bozucu ya da sakat bırakıcı bir hastalık olmadığı anlatılmalıdır. Tedavi uzun sürebilir ve bulgularda belirgin düzelme olana kadar hekimin düzenli takibi gerekebilir.
Fibromiyalji tedavisinde ağrı kesici ilaçlar, antidepresanlar, kas gevşeticiler ve uyku düzenleyici ilaçlar kullanılmaktadır. Uzman hekim tarafından uygulanan tetik nokta enjeksiyonları fibromiyaljide oldukça etkilidir.
Özellikle hastalığın şiddetlendiği dönemlerde postürün düzeltilmesi, tekrarlayıcı stres faktörlerini azaltmak (örn daktilo ile yazma, uzun süre ile oturma/ayakta durma gibi), uykuyu değerlendirme ve düzenleme önemlidir.
Egzersiz hastalıkta en önemli tedavi ve korunma yöntemidir. Özellikle gevşeme egzersizleri, germe egzersizleri, kardiovasküler kondüsyon programı, yürüyüş, yüzme ve bisiklete binme yararlıdır. Egzersiz tipi ve şiddeti hekim tarafından hastaya göre ayarlanmalıdır. Egzersiz, derin ve yüzeyel ısı ve elektriksel akımlardan oluşan fizik tedavi ağrının ve kas gerginliklerinin azaltılmasında çok etkili yöntemlerdir. Kas gerginliklerinin azaltılmasında masaj ve miyofasyal gevşeme ve basınç teknikleri olumlu etkiler sağlar.
Hastalara ayrıca kendilerine ve sağlıklarına daha zaman ayırmaları, yoğun çalışma sırasında sık ara vermeleri, günlük işlerinin mümkün olduğu kadar basit şekilde yapmalarını önerilir.

Hiç yorum yok