Üstün dökmen süperrrrrrr…..

Yaklaşık 2,5 saat süren süper bir seminerdi. Stand up gibi de sayılır. Çok güldük belki de ağlanacak halimize. Düşündük de tabii. Her şeyden konuştu. Tarihten, Türklükten, sanattan, kişilikten, sağlıktan, eğitimden….
*Kendimiz neysek çocuğumuz da odur. Aynamız yani. Her şey kendimizle başlıyor. Hastaysak doktora gitmiyor erteliyorsak çocuğumuzda dişini fırçalamayı erteler. Bizden ne görürse onu yapar. Ona kızmaya hakkımız yok.
*Suflörsüz yaşam….yani bağımlı olmayan bireyler. Kendi ayakları üzerinde durabilen. Kendi kararlarını alabilen….ana temamız buydu. Zaten üstün dökmenin felsefesi de bu. Bu olay çok küçükken başlıyor. Mesela biri bir şey verince “Teşekkürederiz teyzesi” dememiz gibi. Sanki o yapamaz, o diyemez gibi…her şeyi onun adına yapmak…ya da kolonya sıkılırken büyüklerin eline dökerken çocuğun başına sıkılması gibi....
*Sonra çağımızın hastalığı depresyona girdi. Çekinmeyin doktora gidin, mutlu olmak için ne gerekiyorsa yapın dedi. Esasında hepimizin arada antidepresan içtiğini söyledi. Basit aferinde, öksürük şuruplarında bile ana maddesinin  olduğunu. Beynimiz için bir ilaç kullanmamızın gayet normal olduğunu. Beynimizi kahve içerek uyardığımızı, ayran içerek nasıl uyku verdiğimizi anlattı.
*Sonra bildiğimiz yanlışlardan bahsetti. Mesela tek çocuğun şımarık olduğu. Ya da uzaydan sadece çin seddinin göründüğü…çinlilierin hepsinin aynı olduğu….gibi….
*Başkalarının düşüncelerine saygı göstermemiz gerekmediğini anlattı. Sadece kişiliğine ve duygularına saygı göstermemiz gerektiğini…
*Kadınların her zaman ezildiğini. Erkeğin mi kadının mı zihinsel zekasının üstün olduğunu sordu. Erkeklerin çıkıyormuş ama nedeni ezilmişlikten kadınların arka planda kalmasındanmış. Mesela şoförlük. Bayanlar neden kötü kullanıyor ya da zorlanıyor park ederken. Bastırılmışlıktanmış. Erkekler 3-5 yaşında arabayla tanışırlar. Babaları alır kullandırmaya çalışır. Ama kızlara böyle yapmazlar. 17-18 yaşında kullanır olurlar. Kadınlar ise hayatlarında 25-30 yaşlarında arabayı görürler. Yani pratik olmadığı için geç öğrenildiği için bu durumdayız hanımlar. Gerçi hiçbir bayan kötü kullandığınıda kabul etmez. Ama bazı gerçekler var. bir erkek gibi kolumuz dışarıda, kulağımızda cep telefonu, vitesli bir arabayı kullanamadığımız ya da tek manevrayla iki araba arasına giremediğimiz gerçekleri... 
*Kadın erkek eşitsizliğinin ahlaki olmadığını….Kız çocukla erkek çocuğa ayırım yapılmaması gerektiğini….
*Hoca yıldız fallarına da inanmıyormuş. Epey ispatlı şekilde bize mantıksız olduğunu anlattı.
*Çocuğunuzun hata yapmasına izin verin. Mesela öğrenerek deneyerek yapmasına. Soğuk bir havada açık bir ayakkabı giymek istiyorsa bırakın giysin dedi. Ama telafisi mümkün şeyler için bunu yapalım. Mesela açık sigara içmemesini içine cam kırıkları koyduklarını deneyerek değil de söyleyerek, uyararak öğretmeliyiz.
 *Çocuklarımızı değiştirmeye çalışmadan onları dinleyerek ve anlayarak gitmemiz gerektiğini. Ve tabiyki çocuğumuzun her şeyi bizden örnek aldığını. Sigara içerken bu zararlı kötü bir şey demenin anlamsız olduğunu.
*annelerin çocuklarına zorla yemek yedirme sevdalarından. Otellerde çocuğunun peşinden koşan biri görürseniz türktür ve zorla yemek yedirmeye çalışan annedir genellikle.
*Kitap okumanın öneminden uzun uzun bahsetti. Bakın tatil yerlerinde elinde kitap biri görürseniz mutlaka turisttir.
*Çok kaliteli müzisyenlerimizin olduğundan. Güzel müzikler yaptığımızdan. ama bilmediğimizden...
Bunlarla hayatımızın kalitesini arttıracağımıza. Spor yaptıkça yapmak, yemek yedikçe yemek, kitapta okudukça okumak istiyor insan. Başlangıç noktası kırılınca gerçekten keyif almaya başlıyorsunuz.
Bunlarla ilgili örneklerle uzun uzun anlattı çoğumuzun bildiği şeyler ama önemsemediği ya da görmediği noktalara değiniyor. Esprilerle karışık hoş oluyor. Burada uzun uzun anlatmam mümkün değil. Mutlaka gidin görün dinleyin derim.
Sonu da her şeyin kendimizde bittiğiyle bitirdi. “Hayatımızın doğumundan biz sorumlu değiliz ama ölümünden sorumluyuz” dedi. Kaliteli yaşamak ve sonunu iyi kapatmak çok önemli. Kaliteli yaşamanın önemiyle başladı ve yine onunla bitirdi.
Bunca şeyden sonra ben iyi anne baba değilim, ne çok yanlış yapmışım demeyin böyle düşünmeyin. Siz olumsuz yaptığınız şeylerin yanında o kadar olumlu şeyler yapıyorsunuz ki önemli değil dedi.
Önemli olan kendimizi geliştirmeye çalışmak
ÖZETLE HARİKAYDI. BÖYLE İNSANLARIN ÇOĞALMASI DİLEĞİYLE…

Hiç yorum yok