Senaryo yazarlığı ve fotoğrafçılık kurslarından...

    Öğrenmenin yaşı yok. Hele de benim gibi meraklıysanız. Öğrendikçe mutu oluyorsanız. 

Yazmayı çok seviyorum. Bunun için Senaryo yazarlığı kursuna başladım. İyi ki başlamışım. Harikaymış. Senaryo görüntüyle yazı yazmadır dedi hocamız. Çok doğru değil mi?  

Filmler, diziler, senaryolar...Çok sevdiğim sektör. Ama epey zormuş. İçine girince zorluklarını anlıyorsunuz. Ve artık bir film yada dizi izlerken detaylarına bakıp hatalarını görebiliyorum. Sinema, dizi öylesine izlerdim. Ama teknik anlamda hiç bakmamışım. Senaryo yazımı, çekimi, incelikleri, kurgusu, montajı derken çok emek gerektiren bir iş olduğunu yeni farkettim. Şimdi daha farklı noktalara dikkat eder oldum. 

İlk tarihçelerinden başlayıp sinopsis, tretman, sekans, şarad, doruk noktası gibi sektörün ünlü bilmediğim kavramlarını öğreniyorum. Roman, tiyatro uyarlamaları, belgeseller. Herşeyde senaryo olmalı yani. Yani detaylı bir çalışma sayılabilir. Hele çekim senaryosu inanılmaz detaylı. 

Fotoğraf çekmek de küçükken beri vazgeçemediğim bir hobim. Evimin her yeri fotoğraflarımızla dolu. Büyüklü küçüklü albümler, çerçeveler.... Ama tabii fotoğrafçılık kursu bambaşkaymış. Öylesine değil, nasıl çıkmasını istiyorsan öyle fotoğraf çekmek. Senin elinde birçok şey. Özel makinalarla detay ayarlarından herşeyi yapabilirsiniz.  O detaylar üç ögede saklı. Diyafram, enstantene ve ıso....Bu üç ayarla çok özel fotolar çekmek mümkün. Kadraj, vizör, denklanşör gibi kelimelerde fotorafçılıkta sık kullanılanlar. Bence fotoğrafta en önemli şey ışık...


Herşeyi iyi yapmak için pratik şart tabii. İki derste de uygulama yapmak çok önemli. Senaryo yazmaya başladım. Zor ama yıl sonuna kadar birşeyler çıkacak gibi. Fotoğraf deseniz sürekli gezip, çekim yapmanız gerekiyor. 

Film ve diziler üzerine yorum dinlemek ve incelemek isterseniz Murat Soner youtube videolarına bakabilirsiniz. Aynı şekilde birçok konuda meraklıysanız Barış Özcanda çok başarılı bulduğum bir youtuber. Biz derslerde izliyoruz, çok keyifli. İzlemenizi tavsiye ederim...

Herkesin ilgi alanı, sevdiği şeyler farklı. Mesela annem ahşap boyamaya ve rölyef kursuna, teyzem resim ve seramik kursuna gidiyor. Onlar el işlerini seviyorlar. Çok güzel ürünler çıkartıyorlar. Ama ben yazma, hesap kitap, fotoğraf, gezme tozma, teknoloji, gelecek, herşeyi araştırma, inceleme gibi şeyleri seviyorum. Herkes farklı. Zaten bu çeşitlilik olmasa ne çekilmez olurdu dünya:)))

Hiç yorum yok