Ankara’nın ramazanda keşmekeşi…..

Burası Konya yolu…öyle uzak şehir dışında bir yol değil…tam şehrin göbeğinde tüm şehir yolların bağlandığı ve konutların kenarında anayol…ve asfalt atılacak krizi ile yaklaşık 1-1,5 aydır trafiğin kitlendiği yol. Ama esas değinmek istediğim şu son 10 gündür yaşanan son kriz. O kadar çok mağdur taraf var ki. Asfalt atılırken bu kadar insanlara eziyet edilir, bu kadar ekonomiye zarar verilir. Maalesef hiçbirşey planlanmamış. Program yapılmamış. Hiçbir önlem alınmadan, trafik ışığı, polis bulunmadan yapılan bu çalışma ilk birkaç gün fiyaskoyla sonuçlanınca trafik polisi son günlerde durmaya başladı… hatta gün içinde saat başı değişen yol güzergahı uygulamalarıyla eğer ordan geçmek zorundaysanız yandınız. Mutlaka gideceğiniz yere geç kaldınız demek. Açık bildiğiniz yol bir saat sonra kapanabiliyor ve bu yolda ne işim var diye ve başlıyorsunuz beklemeye. Arkadaşımın beklemekten balataları gitmiş yaklaşık 800tl’lik masraf çıkmış. Sebebi müthiş uçarak gideceğimiz bir yol asfaltımızın olmaya çalışılması.
Ve ülkemizde kendini akıllı sanıp karşı şeridin yoluna geçip tüm trafiği kitleyen bir sürü …. var.bu trafik manzarasının bir nedeni de bizim insanımız… Zaten trafik polisi olmayınca orta kavşak kilit durumunda. Çünkü herkes öne geçmeye çalışıyor kimse kimseye yol vermiyor ve sonuç arapsaçı. İnsanımız sanıyor ki birkaç arabayı geçince gol atıyor zafer kazanıyor bilmiyor ki karşı şeridi tıkayıp bütün trafiği kaos ortamına çeviren kendileri. Gerçekten bu kadar kendine eziyet eden başka toplum var mıdır? Öylece kavşak da dakikalarca beklendiğine, hiçbir kimsenin kımıldayamadığına şahit oldum. Çünkü bütün araçlar farklı yönde duruyor, hepsi ayrı bir tarafa dönecek komik esasında…ağlanacak halimize güleriz misali.
Resimden anlaşılıyor manzara bir şerid boş orası asfalt atılan şerid. Diğer şeridlerin de sonu görünmüyor nerelere uzanıyor…tabii bu görünen kısmı. bağlantılı tüm yollarda da trafik tıkanmış durumda. mesela dikmen girişi tarafıda ihlaller yüzünden kütlenmişti herkes birbirine korna basıyordu sadece...
Şimdi asfalt mağdurlarına gelelim;
*İftar saatini trafiğin içinde açmak zorunda kalanlar….
*Civarda oturanların saatlerce süren korna seslerine mağruz kalmaları…
*Saatlerce bekleyen arabaların yaktıkları benzinler…ve mağruz kaldıkları araba bozulmaları…
*Çok fazlaca yaşanan trafik kazaları…
*en önemlisi de gidecekleri yerlere yetişemeyen, sabah 8’de trafik de kalıp işe geç kalan, akşam 6’da iftarını evinde açmak isteyen ama açamayan stresli-sinirli insanlar topluluğu….
Bir asfalt ki hayatımızı ters düz yapan….herkesin söylediği bu asfaltın neyi vardı ki gayet iyiydi. Ankara’nın ara sokak ya da başka caddelerini düşünürsek kaymak gibiydi yani…
neyse umarım birkaç sene asfaltsız sessiz, sakin bir yıl geçirmek ümidiyle…

1 yorum