Ama tabii az gelişmiş ülkelerde bu o kadar acımasızca hissediliyor ki. Bizim nesil alışık da değiliz hem de kaldırabilecek halimiz de yok. Alışkanlıklar önemli. Rahatlığa az çok alışmışız. Yani birşeyleri tek tek almayı, gramla almayı çok bilmiyoruz. Ailelerimizin ve ülkemizin bolluk bereketine alışmışız. Ki benim bahsettiğim kesim orta direk, memur kısmı. Eskiden ailelerimiz kıyafete çok para harcamazdı ama mutfağımız, yemeklerimiz, ikramlarımız hep boldu. Şimdiler de herşeyi azaltma yoluna girdik. Az alma. Öyle fahiş fiyatlar oldu ki birine alışamadan diğerine geçiyoruz. Paramızın hiç değeri kalmadı. 100tl 10 tl gibi oldu ama biz alışamadık. Özellikle de kaliteli, markalı, organik beslenme imkansız hale geldi. Çünkü ucuzuna kaçmak zorundayız. Neye yetiyorsa bütçemiz.
Ben iş hayatıma atıldığımdan beri
arabamla ulaşım sorunumu çözüyorum. Şimdi yaş ilerledikçe daha rahat
yaşayacağımıza okul yıllarımıza geri dönerek otobüse binmeye başlayacağım.
Otobüse binmek sorun değil de onca insan benim gibi yapacak ve bu otobüsler
nasıl yetecek hepimize. Hem de bu pandemi döneminde. Zaten onlarda hergün
zamlanıyor normal olarak. Bir de arabalarımız evlerimizin önünde öyle süs
gibimi duracak? İleride hatırlamak bağlamında benzinin litresinin 20tl’ye dayandığını ve Doların 15tl ye
yaklaştığınıda belirteyim.
Benzin, yağ ve ekmek kuyrukları var.
Şükrediyorum halimize şimdilik çok sıkıntı yok. Az çok herşey hala bol,
alabiliyoruz. Henüz kıtlık, savaşın etkileri çok belirgin olmadı. Ve dua
ediyorum bugünleri çabuk atlatalım ve normale dönelim. Pandemide, savaşta,
ekonomik krizde bitsin…
Maalesef şuna da değinmeden
geçemiycem. Aç bir millet olduğumuz. Hemen gaza geldiğimiz. Fırsatçı olduğumuz.
Stokçularla dolu bu ülke ve asparagas haberlerle. Esasında tam bu çağda olması
gerekli bir yaratığa dönüştüğümüzde doğru. Bencil sadece kendini düşünen. Bir
savaş çıksa ne oluruzu düşünmeden edemiyorum.
Sorular, sorular…Akıl tutulması öyle
çokki. Her yerde açıklamalar, senaryolar…Yorucu bir süreç yaşadık, yaşıyoruz ve
bizleri bekliyor daha. Zaten kaygı endişe vahim bir durum. Ülkemizde hep bu
durumda yaşamak zorunda olmak da ayrı yıpratıyor:( Ki ben nispeten daha garantili bir işte çalışıyor olmama rağmen hep
bu kaygıyı taşıyorum) Tabii ebeveyn olarak en çok çocuklarımızı düşünüp onlar
için kaygılanıyoruz.
Herşey güzel olacak…..Her zaman umut var...
Hiç yorum yok