29. haftadayım…artık 3. trimester dedikleri son aylarıma girdim. sayılı günler azalıyor. Zaman su gibi gerçekten. Bunu en iyi doğan ve büyüyen çocuklar anlatıyor bize…
Düşünüyorum da hiç çıkmasa oradan ben rahat o rahat. Ekstra bakıma ihtiyacı yok, öyle orada kendi kendine büyüyor. Aşısı, hastalığı, ağlaması, açlığı hiçbirşeyi yok. Düşünüyorum da çocuğun en az külfeti olduğu zaman bence anne karnı. Şimdi çınara bakıyorum da. hatta şu son 3 yıla hiç bitmiyor eksikleri, ihtiyaçları. Hergün artıyor. Büyüdükçe istekleri, talepleri de artıyor.
Böyle daha rahat ve telaşsız geçiyor günler. Ben hasta olduğumda bile o karnımda iyi ve bunun verdiği rahatlık var. Oysa doğmuş olsa kim bakacak, ne olacak telaşı başlıyor. Ne kadar büyüse de. Geçen hafta çınar hasta oldu ateşi vardı ben işyerinden izin alamadım ve öyle çocuğu kreşe gönderdim. Kalbim ve aklım onda kalarak, üzülerek. Ama böyle bir şey işte çalışan bayanın yanında destekçi yardımcı da yoksa vay haline. Zor durumlar yani. Şimdi de minik kuzuma kim bakacak telaşına girdim.
sanırım adını nil koyacağız artık. Çınarın ısrarla nil istemesinin ardından onu kabullenmesi ve onure olması (ağbisi ismini koydu) gibi nedenlerle kırmak istemiyorum. Zaten başka bir ismi de kabul etmiyor.
Şimdi nil’e kim bakacak sorusu gündemde. Çınara bakan cici annesi yeni işe girdi tanımadığın birine güvenip bırakmak ne zor. Ben hep o bakar bildik tanıdık diye düşünmüştüm ama hiçbirşey planlandığı gibi olmuyor tabii…özetle zor günler kapıda… bazen de yeni bir bebeğim olacağı, çınarın üstüne nasıl gül koklayacağımı düşünürken kendimi buluyorum. Çok garip geliyor, inanamıyorum. Sanki o hep varmış son üç yıl değil hayatımın her zamanında yanımdaymış benden bir parçaymış gibi geliyor. Acaba kızımda da böyle olacak mı?
İkincilere ya da ilk olmayanlara diyelim biraz haksızlık yapıyor gibiyiz. En azından kendim öyle hissediyorum..daha birincinin yorgunluğunu atamamışken, araları çok yokken maalesef birinci kadar özen gösterecek halimiz kalmadı. Çınara hamileyken özel müzikler dinleme, beslenmeyi önemseme, odasını hazırlama, onunla konuşma, sürekli onu düşünme modundaydım. 9 ay onunla yaşadım, birlikteydik hep. Ama kızımda sanki o yokmuş gibi yaşıyorum. Belki de doğrusu bu. hamileliği doğal ritmine bırakıp yaşamak. Biz çınarda çok tedirgindik. Karnım ağrısa doktora giderdim veya korkardım. Her şey çok daha planlı ve özenliydi. Şimdi ise olduğu gibi, rahatım, endişelerim yok. Kendimi kısıtlama yok, çok doğal yaşanan bir süreç. Bir bakacağım doğmuş ne zaman büyüdüğünün bile farkında değilim…ona alışveriş de henüz hiç yapmadım, hiçbirşey almadım pek niyetim de yok doğrusu. Çünkü her şeyden fazla fazla evde var. Artık ağbisinin ayırdığım yenilerinden yararlanacağız. Ama tabii yine dayanamaz ufak tefek kız bicileri alırım.
Çınara o kadar çok şey alınmış ki ikinci bir çocuğunda bunlardan yararlanması hoş olacak. Yoksa yazık olacaktı hepsi yeni nerdeyse. Ne kadar çok eşyamız olduğunu ve onlarla yaşadığımızı ancak taşınırken toplanınca anladım. aman allahım en çok çınarın oyuncakları çıktı. Kaç büyük torba ve kutu yaptım bilmiyorum. Bitmedi topla topla…tüketim toplumu olduk tabii. Her şey çok çekici. Hele yılbaşı üzeri dükkanlar, hediyelikler her şey birbirinden renkli ve güzeldi…alma da dur en iyisi çıkmamak, görmemek. Görünce dayanılmıyor. Neyse özetle her şeyi fazlasıyla hazır, donanımlıyız artık. Deneyimliyiz de. Bakalım doğduktan sonra da bu rahatlık devam edecek mi yoksa ilk çocuktaki gibi panik mi olacağız? Emzirebilecek miyim? İçimde kalan bir ukteyi gerçekleştirebilecek miyim? Zaman neler gösterecek?
Bu hamilelikten hiçbirşey anlamadım doğrusu. Etrafınızdakiler bile kanıksayıp ilkindeki gibi size özen göstermiyorlar bilginiz olsun…yani her şey farklı ilk hamilelikten…. bu ay bacak kramplarına karşı magnezyum içmeye başladım. Yani bebe asprini, vitamin ve magnezyum alıyorum. İsteyen demir ilacı da içebilir sanırım(kansızlığa karşı). İyi ki kıştayız çünkü bana çok fazla sıcak basıyor. Tabii bu aralar gripte salgın. Ben de geçen günlerde yatanlardanım. Aman gribe dikkat ilaçta alamıyoruz biz hamileler…
Hiç yorum yok